Türkiye’yi 1984 yılında ambalajlı su ile tanıştıran Pınar Su ve İçecek, bu kez de “Şehir Şişeleri” projesiyle ülkemizin tarihi ve doğal güzelliklerini dünyaya tanıtıyor. Ülkemizin farklı coğrafyalarında bulunan, turizm cenneti şehirlerinin en meşhur simgelerini cam şişelerine taşıyan Pınar Su; tarihi ve kültürel bir keşif yolculuğuna çıkarıyor.

İlklerin markası yüzde yüz yerli sermayeli Pınar Su, hem su içmeyi teşvik edecek hem de Türkiye’yi dünyaya tanıtacak “Şehir Şişeleri” projesiyle bir ilki daha gerçekleştirdi. Türkiye’nin  turizm cenneti şehirlerini odağına alan proje, tarihi değerlerimizi yerli turistlere hatırlatırken, yabancı turistler için de farklı bir tanıtım platformu oluşturarak turizme destek oluyor. 

İstanbul’un Kız Kulesi’nden, Ankara’daki İlk Meclise, İzmir’in Saat Kulesi’ne yolculuk
Türkiye’nin en meşhur şehir simgelerinin cam şişelere resmedildiği projede, ilk etapta üç büyük şehrin etiket tasarımları tamamlandı. Proje, Dünya’nın en önemli metropollerinden biri kabul edilen İstanbul ile start alırken, şişe üzerinde Kız Kulesi, Boğaz Köprüsü, martı ve vapur simgelerine yer verildi. Ankara şehir şişesi üzerinde ise; Ankara Kalesi, eski Ankara evleri, Atakule, Hitit Güneş Kursu Anıtı ve Eski Meclis yer alıyor. Meşhur Saat Kulesi, eski cumbalı evleri ve yelkenleri ile İzmir, su şişelerine taşındı. 

“Ülkemizin değerlerini hatırlatmak ve tanıtımına katkı sağlamak istedik”
“İnovasyon Pınar Su ve İçecek’in genlerinde var” diyen Pınar Su ve İçecek Pazarlama Müdürü Pelin Gülbay Özdemir projeyle ilgili şunları söyledi: Pınar Su ve İçecek, 1984 yılında ülkemizi ilk kez ambalajlı doğal kaynak suyuyla tanıştırarak en önemli inovasyonunu gerçekleştirdi. O günden bugüne tüketicisinin beklentisine kulak vererek ürünlerinin içeriğinden ambalajına pek çok yeniliğe imza attı. “Şehir Şişeleri” de ülkemizin doğal güzelliklerini ve kültürel değerlerini dünyaya özgün biçimde gösteren özel bir proje. Ülkemizin her köşesinde keşfedilmeyi bekleyen bambaşka bir hazine yatıyor. Cam şişelerimizde yer verdiğimiz motifler de Türkiye’nin dört bir yanını keşfetmek için ilham veriyor. İnanıyoruz ki bu proje, sadece su içmeye teşvik etmekle kalmayacak; Türkiye'nin önemli turizm değeri taşıyan yörelerinin daha fazla bilinmesine katkı sağlayacak.”