Tarih: 24.07.2024 22:31

Türkiye'de obezite tehlikesi katlanarak artıyor

Facebook Twitter Linked-in

Hareketsiz yaşam, çevresel faktörler ve düzensiz beslenme alışkanlıkları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de obezite sorununu giderek artırıyor. Yapılan klinik çalışmalara göre, Türkiye nüfusunun %30'undan fazlası obezite riski altında yaşıyor. Obezite, kalp hastalıklarından kansere, diyabetten yüksek tansiyona, eklem problemlerinden uyku apnesine kadar birçok sağlık problemine neden olabiliyor. Memorial Şişli Obezite ve Metabolik Cerrahi Merkezi’nden Prof. Dr. Halil Coşkun, kilo verme sürecinde mutlaka profesyonel destek alınması gerektiğini ve bilinçsiz ilaç kullanımının daha farklı sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguluyor.

Yaşam Tarzı ve Obezite

Günümüzde ulaşım, beslenme, eğlence ve üretim alanlarındaki gelişmeler yaşamı kolaylaştırmakla birlikte birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Kolay ulaşılabilirlik ve teknolojik gelişmeler, fiziksel aktiviteyi azaltarak fast-food ve aşırı yağlı beslenme alışkanlıklarına yol açıyor. Bu yaşam tarzı değişiklikleri, tüm dünyada ciddi bir sağlık sorunu haline gelen obezitenin en önemli nedenlerinden biri olarak görülüyor.

Obezite Tanımı ve Sınıflandırması

Obezite, vücut kitle endeksinin erkeklerde %25, kadınlarda ise %30’un üzerine çıkması ile başlayan bir sağlık sorunudur. Boy kilo endeksi 18 ile 24 arasında olan kişiler normal kilolu sayılırken, 25’in üzerinde olanlar fazla kilolu, 30’un üzerinde 1. derece obez, 35’in üzeri 2. derece obez, 40’ın üzeri olanlar ise morbid obez kategorisine girmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünya genelinde obezite sıklığı %13'ken, Türkiye'de yetişkin nüfusunun yaklaşık %30'u obezdir. Kadınların erkeklerden 3 kat daha fazla obezite riski yaşadıkları belirlenmiştir.

Obezitenin Sağlık Üzerindeki Etkileri

Obezite, hastalarda kozmetik problemlerin yanı sıra metabolik hastalıklara da neden olabilmektedir. Hızlı ve yanlış beslenme alışkanlıkları, hareketsiz yaşam, genetik faktörler ve çevresel etmenler obezite riskini artırmaktadır. Obezite, kanser ve kalp hastalıkları başta olmak üzere diyabet, yüksek tansiyon, eklem problemleri ve uyku apnesi gibi birçok ciddi sağlık sorunlarına yol açarak yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Bilinçsiz İlaç Kullanımının Tehlikeleri

Obezite, hastaların sosyal hayatlarını da olumsuz etkilemektedir. Bu durumdaki hastalar, çoğu zaman doktor kontrolü dışında, sosyal medya ya da çevrelerindeki kişilerin tavsiyesiyle fazla kilolarından kurtulmaya çalışmaktadır. Ancak bu yöntemler ve ilaçlar, doktor kontrolü olmadan kullanıldığında olumsuz yan etkilere neden olabilmektedir. Bu nedenle, obezite ilaçlarının mutlaka uzman hekim tavsiyesi ve gözetimi ile kullanılması gerekmektedir. Doktorlar, hastalar için en uygun tedavi seçeneğini belirleyerek olası riskler konusunda bilgilendirme yapmaktadır.

Cerrahi Yöntemler ve Tedavi Süreci

Obezite sorunu yaşayan kişilere cerrahi yöntemden önce diyet tedavisi uygulanmalıdır. Yeme içme ve fiziksel aktivite alışkanlıkları değiştirilmeli, bazı durumlarda ilaç tedavisi ve psikoterapi desteği de eklenmelidir. Uygulanan diyet tedavilerine olumlu yanıt verilmediği takdirde cerrahi tedavi yöntemleri devreye girmelidir. Artan teknolojik imkanlar ve hekimlerin tecrübeleri, obezite tedavisinin cerrahi yöntemlerle başarılı sonuçlar alınmasını sağlamaktadır.

Obezite Cerrahisi ve Sonrası

Obezite cerrahisi, yaşam tarzı değişikliğinin ilk aşamasıdır. Bu cerrahi, bir yağ alma veya hemen zayıflama yöntemi olarak değerlendirilmemelidir. Ameliyat sonrası hastalar, beslenme alışkanlıklarını tekrar düzenlemeli, diyetin yanı sıra spor ve düzenli fiziksel aktiviteyi yaşamlarına entegre etmelidir. Obezite cerrahisi sonrası hastaların bu sürece uyum sağlamaları, sağlıklı ve kalıcı bir şekilde kilo vermeleri için büyük önem taşımaktadır.

SANCAKTEPESES HABER MERKEZİ




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —