SAĞLIK 4.02.2025 01:24:00 916
Haberi Sesli Oku

Şizofreni erkeklerde daha erken başlıyor!

Şizofreni erkeklerde daha erken başlıyor!

Şizofreninin, düşünce, algı ve davranışları etkileyen kronik bir ruhsal bozukluk olduğunu belirten uzmanlar, biyolojik, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu ortaya çıktığını söylüyor.

Şizofreninin, düşünce, algı ve davranışları etkileyen kronik bir ruhsal bozukluk olduğunu belirten uzmanlar, biyolojik, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu ortaya çıktığını söylüyor.

Şizofreninin halüsinasyonlar, sanrılar, motivasyon eksikliği ve bilişsel zorluklarla kendini gösterebildiğini aktaran Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Hastalık genellikle ergenlik dönemi sonları ile erken yetişkinlik arasında yani 15-30 yaş aralığında ortaya çıkar ve belirtiler erkeklerde kadınlara göre daha erken başlayabilir.” dedi. Erken tanı ve uygun tedavinin, belirtilerin yönetilmesine ve hastalığın şiddetinin azaltılmasına yardımcı olabileceğine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, multidisipliner bir yaklaşım, ilaç tedavisi, psikoterapi ve aile desteği ile hastaların yaşam kalitesinin artırılabileceğini dile getirdi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, şizofreni hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Şizofreni, bireyin dünyayı algılama biçimini etkileyebiliyor!
Şizofreninin, düşünce, algı, duygu ve davranış bozuklukları ile karakterize, genellikle kronik seyirli bir zihinsel sağlık bozukluğu olduğunu dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Gerçeklik algısında bozulmalar, yanılgılı düşünceler (çoğunlukla sanrılar) ve gerçekte var olmayan şeyleri görme veya duyma gibi belirtilerle kendini gösterir. Şizofreni, bireyin dünyayı algılama ve ona tepki verme biçimini önemli ölçüde etkileyebilir.” dedi.

Erkeklerde kadınlara göre daha erken başlayabiliyor!
Şizofreni belirtilerinin, genelde ‘pozitif belirtiler’, ‘negatif belirtiler’ ve ‘bilişsel bozukluklar’ şeklinde sınıflandırıldığını aktaran Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Pozitif belirtiler arasında halüsinasyonlar, sanrılar, dağınık düşünce ve düzensiz davranışlar yer alır. Motivasyon eksikliği, sosyal geri çekilme, duygusal ifadesizlik ve iletişimde zorluklar negatif belirtiler sınıfında ve dikkat dağınıklığı, karar verme zorluğu ve yürütücü işlevlerde bozulma ise bilişsel bozukluklar sınıfında değerlendirilir.” dedi.

Hastalığın genellikle ergenlik dönemi sonları ile erken yetişkinlik arasında yani 15-30 yaş aralığında ortaya çıktığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, belirtilerin erkeklerde kadınlara göre daha erken başlayabileceğini söyledi.

Şizofreni birçok faktörden kaynaklanabilir!
“Şizofreninin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte hastalık, biyolojik, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu ortaya çıkar.” diyen Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin bu faktörleri şöyle açıkladı:
“Şizofreni hastası bir ebeveyni veya birinci derece yakını olan kişilerde hastalık gelişme riski yüzde 10 civarındadır. Tek yumurta ikizlerinde bu oran yüzde 40-50’lere kadar çıkabilir. Beyindeki dopamin ve glutamat gibi nörotransmitterlerin dengesizliği şizofreni ile ilişkilidir. Doğum öncesi enfeksiyonlar, stres, travma, çocuklukta ihmal veya istismar gibi durumlar hastalık riskini artırabilir.”

Erken müdahale ve tedaviyle şizofreninin şiddetini azaltmak mümkün!
Şizofreniyi tamamen önlemenin mümkün olmamakla birlikte erken tanı ve uygun tedavi ile belirtilerin yönetilebileceğini ve hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılabileceğini dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, “Araştırmalar, erken müdahale ve tedavinin atakların sıklığını ve şiddetini azaltılabileceğini, kötüleşme riskini düşürebileceğini, uzun dönemde hastaneye yatış oranlarını azaltabileceğini ortaya koyuyor.” dedi.

Tedavinin genellikle ilaç tedavisi, psikoterapi, aile desteği ve sosyal beceri eğitimlerini içerdiğini sözlerine ekleyen Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, multidisipliner bir yaklaşımın şizofreni yönetiminde kritik önem taşıdığını vurguladı.

Uygun tedavi ve destek şizofreni hastalarının yaşam kalitesini artırabilir
Şizofreni tanısı alan bireylerin yaşam kalitesini etkileyen birçok faktör olduğunu aktaran Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tedavi planına sadıklık, belirtilerin yönetimi ve nükslerin önlenmesi için kritik önem taşır. Aile ve yakın çevrenin desteği, bireyin sosyal işlevlerini korumasına yardımcı olur. Yüksek stres düzeyleri belirtileri kötüleştirebilir. Bu nedenle, stres azaltıcı teknikler ve düzenli bir yaşam rutini büyük önem taşır. Hem bireyin hem de ailesinin hastalık hakkında bilgi sahibi olması, hastalığı daha etkili yönetmelerine yardımcı olur.
Şizofreniyle yaşayan bireyler, uygun tedavi ve destekle sosyal hayata katılım sağlayabilir ve yaşam kalitelerini artırabilir.” 
 



TOKDEF Başkan Adayı Fevzi Can “ Gelecek Daha Güçlü Olacak"

Sancaktepe Toplum Ruh Sağlığı Merkezi Damgalamaya Karşı Etiket Değil İnsan dedi

TOKDEF Başkan Adayı Fevzi Can, Bir sorumluluk için geliyorum dedi

Sancaktepe’de Açılış Coşkusu: EKPA Fırın’ın Yeni Şubesi Törenle Hizmete Girdi

Sancaktepe Kaymakamı Naif Yavuz'un 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mesajı

Sancaktepe'de türküler Tuğba için söylendi

SANCAKTEPELİLERİN DİKKATİNE! SANCAKTEPE KAYMAKAMLIĞI'NDAN BASIN DUYURUSU

Sancaktepe Ahmet Keleşoğlu İlkokulu öğrencileri Sancaktepe Kaymakamı'nın koltuğuna oturdu.

Sancaktepe Kaymakamı Naif Yavuz'un 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı mesajı

Sancaktepe'de Tuğba için dayanışma gecesi, türküler yarınlara umut olacak

Osmangazi İlkokulu sene sonu sergisi düzenledi

Sancaktepe'de Sarıgazi Peyami Safa İlkokulu projeleri ile göz dolduruyor

Sancaktepe Safa Okulları'ndan örnek nezaket projesi

Sancaktepe'de öğrencilere verimli ders çalışma teknikleri anlatıldı

Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Sancaktepe'de öğrencilerle buluştu

Sancaktepe'de 2 okul Avrupa'ya açılıyor