Türkiye genelinde hastaneler, aile sağlığı merkezleri, ağız ve diş sağlığı merkezleri ile 112 istasyonlarında artan iş yükü, sağlık sisteminde ciddi sorunlara yol açıyor. 19 Kasım’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülecek Sağlık Bakanlığı bütçesi, sağlık çalışanlarının beklentilerini karşılayıp karşılamayacağı açısından büyük bir önem taşıyor. Pandemi döneminde ortaya çıkan personel açığı, sağlık hizmetlerinin aksamasına ve çalışanların yükünün daha da artmasına neden olmuştu.
"100 Bin Yeni Sağlık Çalışanı Alımı Şart"
Sağlık sistemindeki sorunlara dikkat çeken Sahim-Sen Başkanı Özlem Akarken, “Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kuruluşlarının hizmet kalitesini artırabilmesi için, sektöre 100 bin yeni sağlık çalışanı alımı yapılması gerektiğini belirtiyoruz. Bu adım hem mevcut çalışanların iş yükünü hafifletecek hem de sağlık hizmetlerinin erişilebilirliğini ve kalitesini artıracaktır” dedi.
Liyakat ve Fırsat Eşitliği Talebi
Sağlık çalışanları, mesleklerini daha iyi koşullarda yapabilmek için liyakat esaslı atamalar ve fırsat eşitliği talebinde bulunuyor. Akarken, özellikle sağlık alanında eğitim almış bireylerin sorunlarına işaret ederek şunları söyledi:
“Liyakat esasına dayalı bir düzenin oluşturulması hem sağlık çalışanlarının moralini yükseltecek hem de sağlık hizmetlerinin kalitesini artıracaktır. Sağlık sektörünün genç, dinamik ve eğitimli bireylerle güçlendirilmesi gerekiyor. Bizler, daha adil bir sistem ve daha kaliteli bir sağlık hizmeti için mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Sağlık Bakanlığı Bütçesi Kritik Bir Dönüm Noktası
2025 yılı için belirlenecek Sağlık Bakanlığı bütçesi, personel istihdamından ek ödeme yönetmeliklerine kadar birçok düzenlemenin temelini oluşturacak. Akarken, bütçe görüşmelerine dair beklentilerini şu sözlerle dile getirdi:
“Bu görüşmeler, sağlık sistemindeki istihdam sorununa çözüm bulmak için önemli bir fırsattır. Sağlık Bakanlığı’nın bütçesinde 100 bin yeni sağlık çalışanı alımı için ayrılacak bir pay, sektördeki tüm sorunlara büyük ölçüde çözüm getirecektir.” Ayrıca, aile sağlığı merkezlerinde diş hekimi ve sağlık yönetimi mezunlarının istihdam edilmesi, görev tanımlarının güncellenmesi ve kreş tahsis edilmesi gibi ihtiyaçların da giderilmesi gerektiğini ifade etti.
Sağlık sisteminde yalnızca personel eksikliği değil, aynı zamanda adil kadro dağılımı ve liyakat esaslı atama eksikliği de öne çıkıyor. Akarken, bu konuda şunları söyledi:
“Sağlık sistemindeki mevcut durum, yalnızca çalışanları değil, tüm toplumu etkiliyor. 100 bin yeni sağlık çalışanı alımı ve daha adil bir kadro sistemi, halk sağlığını doğrudan olumlu etkileyecek kritik bir adımdır. Genç sağlık mezunlarına fırsat tanınmalı ve liyakat esaslı bir sistemle sisteme kazandırılmalıdır. Bu hem çalışanların motivasyonunu artıracak hem de sağlık hizmetlerinin kalitesine katkı sağlayacaktır. Bu çağrının duyulmasını bekliyoruz.”
SANCAKTEPESES HABER MERKEZİ