Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği Uluslararası İlişkiler Komisyonu Başkanı Işıner Güngör, 3 Kasım tarihinde Moldova’da düzenlenecek olan ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği Uluslararası İlişkiler Komisyonu Başkanı Işıner Güngör, 3 Kasım tarihinde Moldova’da düzenlenecek olan ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Moldova’da 20 Ekim’de gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçiminde yarışan toplam 11 adaydan hiçbirinin yüzde 50’den fazla oy alamaması sebebiyle cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu 3 Kasım’da yapılacak.
Reuters tarafından verilen bilgilere göre, hâlihazırdaki Cumhurbaşkanı Maia Sandu oyların %42’sini alırken, en yakın rakibi Alexandr Stoianoglo %26’lık oy oranına erişti. Seçimin ikinci turunda en yüksek oyu alan iki aday yarışacak. Anadolu Ajansı ülkede seçime katılım oranının %51,68 bilgisini paylaştı.
Ülkede seçmenlerin farklı politik tercihleri olsa da daha yüksek ücretler kazanmak ve yaşam standartlarını artırmak halkın ortak amacı olarak ön plana çıktığını belirten Işıner Güngör, “Avrupa’da Ukrayna ve Kosova’dan sonra 7,37 bin dolar ile kişisel milli gelir listesinin sonlarında yer alan Moldova’da gelirleri artırmak öncelikli politikadır. Avrupa Birliği ile gelişen ilişkilerin neticesinde halk arasında AB ile daha iyi yaşam koşulları elde edileceği inancı vardır. Bu inanç seçim kampanyasında da kendini belli etmektedir. Hatta geçmiş dönemlerde Rusya yanlısı politika izleyen partiler bile Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefini propagandalarında kullanmaktadır. Şu an siyaset dâhil olmak üzere her alanda AB’nin etkisini görebiliyoruz” dedi.
Işıner Güngör, Rusya’nın dezenformasyon riskine karşı Moldova yönetimi tarafından tedbirler kapsamında birçok Rusya bağlantılı basın, medya ve internet kuruluşlarının çalışmalarının askıya alındığından bahsederek, ülkenin de ana dili olan Rumence yayınlar yapan Romanyalı TV kanallarının popüler hâle geldiği bilgisini verdi.
Cumhurbaşkanı Maia Sandu’nun çabaları sonucunda Moldova’nın 2022 yılında AB aday ülke statüsünü elde ettiğini belirten Güngör, 3 Kasım’daki ikinci tur seçimlerinde mevcut liderin favori olduğunu işaret etti. Koronavirüs salgını, Ukrayna Savaşı, AB adaylık süreci gibi hem küresel hem de bölgesel konulardaki yapıcı çalışmalarının halk desteğini artırmasında etken olduğunu aktardı.
Sözlerinin devamında “Siyaset ve ticaret ilişkileri bağlamında Moldova, AB eksenli politikaları izlemektedir. Geçmişteki Rusya etkisinin minimum düzeye indiğini somut olarak görebiliyoruz. Şu an Moldova’nın toplam ticaretinin %54’ü Avrupa Birliği ile yapılmaktadır. Bu oran Rusya ile %3,7 seviyesindedir. Ayrıca, doğrudan yabancı yatırımların %87’si Avrupa ülkelerinden gelmektedir. AB ile ilgili birçok ayrıcalıktan faydalanan Moldova, 2030 yılına kadar tam üye olmayı amaçlamaktadır” ifadelerini kullandı.
Transdinyester ve Gagavuzya özerk bölgelerinin Rusya ile yakın bağlar içerisinde olması ülke genelinde yekpare bir politika izlemenin önünde engel teşkil ettiğini ifade eden Güngör, AB’ye tam üyelik için bu bölgeleri kapsayıcı formüller geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.