İnsan ömrü uzarken, kaliteli ve sağlıklı bir yaşam sürmek hemen herkesin öncelikli hedefi haline geldi. Yaş almak kaçınılmaz bir süreç olsa da bu sürecin nasıl deneyimleneceği artık kişisel tercihlerle doğrudan ilişkili. Modern tıp ve yaşam tarzı yaklaşımları kişilerin yaşlanma sürecini bir kabullenişten çıkarıp yönetebileceği ve iyi olma halini devam ettirebileceği seçenekler sunuyor.
Infinity Regenerative Clinic Medikal Direktörü Uzm. Dr. Yıldıray Tanrıver yaş alma sürecinin kaçınılmaz olsa da yaşlanmanın yönetilebileceğini vurgulayarak, "Her gün nasıl yaşlanacağınızın kararını, bütüncül sağlığa yaptığınız yatırımlarla beden, zihin ve ruh bütünlüğünüzü besleyerek kendiniz belirlersiniz. Yaşlanmak sadece fiziksel değişimlerden ibaret değildir aynı zamanda zihinsel ve ruhsal iyi olma halinin de temel bir parçasıdır. Bütüncül sağlık anlayışı, kişinin yalnızca hastalıklardan arınmış olması değil, aynı zamanda fiziksel, zihinsel ve sosyal açıdan en üst düzeyde refah içinde bulunması anlamına gelir." ifadelerini kullandı.
Bütüncül sağlık ve rejeneratif tıp, sürdürülebilir iyi olma halinin anahtarıdır. Günümüzde sağlık sektörü, hastalıkları tedavi etmenin ötesinde, hastalıkların ortaya çıkmasını önlemeye ve bireylerin yaşam kalitesini artırmaya odaklanıyor. Bu noktada Dr. Tanrıver, rejeneratif tıp yöntemlerinin ve bütüncül sağlık prensiplerinin önemine dikkat çekerek "Rejeneratif tıp, vücudun kendi kendini iyileştirme mekanizmalarını destekleyerek hasarlı doku ve organların onarılmasına veya yenilenmesine olanak tanıyor. Bu yenilikçi yaklaşımlar, bireylerin daha uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir." diyor ve sağlıklı olma halini korumak ve iyi olma halini sürdürülebilir kılmak için yapılması gerekenleri de şöyle sıralıyor "Dengeli ve besin değeri yüksek bir beslene programı benimsemek, vücudun enerji ihtiyacını karşılamak ve hücresel sağlığı desteklemek kritik öneme sahip. Düzenli egzersiz, kas ve kemik sağlığını korur, kardiyovasküler sistemi güçlendirir ve ruh halini iyileştirir. Modern yaşamın getirdiği stresle başa çıkmak için meditasyon ve nefes egzersizleri gibi teknikler uygulanabilir. Yeterli ve kaliteli uyku, bedenin kendini onarması ve zihnin dinlenmesi için vazgeçilmezdir. Zihinsel ve ruhsal refahı desteklemek için yeni hobiler edinmek ve sosyal bağları güçlendirmek önemlidir. Ayrıca, yaşlanma sürecinde ortaya çıkabilecek eksiklikleri gidermek ve vücudun fonksiyonlarını desteklemek için ihtiyaca uygun, doğru gıda takviyelerinin kullanımı büyük fayda sağlayabilir. Son olarak, düzenli sağlık tetkik ve taramalarla olası sorunların erken aşamada tespit edilmesi, elde edilen verilere dayanarak kişiye özel tedavi yaklaşımlarının belirlenmesi ve uygulanması, çok daha etkili sonuçlar sunabilir. Bu bütüncül yaklaşım, bireyin yaşam kalitesini artırarak yaşlanmayı yavaşlatma ve hatta belirli yönlerden geri çevirme potansiyeli taşır."dedi.
“Kendinize Yaptığınız En Büyük Yatırım, Sağlığınıza Yaptığınız Yatırımdır”
Sağlıklı yaş almak için hiçbir zaman geç kalınmadığını vurgulayan Dr. Tanrıver, "Kendinize yaptığınız en büyük yatırım, sağlığınıza yaptığınız yatırımdır. Rejeneratif tıp uygulamaları sayesinde, bedenin kendi kendini yenileme potansiyeli harekete geçirilebilir, bu da yaşlanma belirtileriyle mücadelede ve genel sağlık durumunun iyileştirilmesinde önemli bir fark yaratabilir. Gelişen hücre tedavileri, kök hücre uygulamaları ve genetik alanındaki ilerlemeler, kişiye özel yaşlanma karşıtı stratejilerin önünü açmaktadır. Bu bilimsel gelişmeler, sadece hastalıkları tedavi etmekle kalmayıp, yaşam kalitenizi artırmak ve yaşlanmayı daha pozitif, dinamik bir süreç haline getirmek için size güçlü yöntemler sunar. Unutmayın ki, yaş almak kaçınılmaz olsa da nasıl yaşlanacağınız sizin elinizdedir," ifadelerini kullandı.
Kişilerin yaşam tarzı seçimlerinin, düzenli kontrollerle desteklenen koruyucu hekimlik yaklaşımlarının ve özellikle rejeneratif tıp gibi modern yöntemlerin, yaşlanma sürecini olumlu yönde etkileme potansiyeli giderek daha fazla anlaşılıyor. Uzm. Dr. Yıldıray Tanrıver'in bu önemli açıklamaları, her yaştan bireyin kendi sağlık yolculuklarını belirlemede aktif rol almasının ne kadar kritik olduğunu gözler önüne seriyor. Geleceğin sağlığı, bugünün bilinçli seçimleriyle şekillenirken, rejeneratif tıp alanındaki gelişmeler bireylerin daha uzun, kaliteli ve sürdürülebilir bir yaşam sürmelerinin kapılarını aralamaya devam ediyor.
