Felç, parkinson, serebral palsi, bel ve boyun fıtığı gibi sağlık sorunlarında sıkça başvurulan fizik tedavi, ruhsal sağlığa da olumlu katkılar sunuyor. Yapılan araştırmalar, özellikle hafif ve orta şiddetteki depresyon vakalarında fizik tedavinin etkili sonuçlar verdiğini ortaya koydu.
Fiziksel Tıp ve Robotik Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Çorum, fizik tedavinin psikolojik etkilerine dikkat çekerek şunları söyledi:
"Depresyonun sıklıkla beynin ötesinde vücuda yayılan ağrı, kas gerginliği, sakatlık ve hareketsiz davranışlar gibi semptomlar şeklinde ortaya çıktığını biliyoruz. Bu yüzden ruh sağlığı ve fizyoterapinin derinlerde birbirine bağlılığı söz konusudur."
Bilimsel araştırmaların da desteklediği verilere göre, egzersizlerin depresyonla mücadelede önemli rol oynadığı vurgulanıyor. Güney Avustralya Üniversitesi'nden bilim insanlarının bulgularına göre, düzenli fiziksel aktivite antidepresan ilaçlardan 1,5 kat daha etkili sonuçlar verebiliyor. Yürüyüş, koşu, yoga ve kuvvet antrenmanları, bilişsel davranışçı terapi kadar etkili olabiliyor.
Egzersizin türü de kişiye göre değişkenlik gösteriyor. Yoga ve çigong erkekler için daha etkili olurken, kadınlarda ise kuvvet antrenmanlarının daha başarılı olduğu görülüyor. Ayrıca, yaş gruplarına göre de farklılıklar mevcut. Yoga yaşlı bireylerde daha faydalı olurken, gençlerde kuvvet antrenmanlarıyla daha büyük gelişmeler elde edilebiliyor. Dans da depresif belirtileri hafifletmede güçlü bir alternatif olarak öne çıkıyor.
Ne Kadar Egzersiz Yeterli?
Egzersizin süresinden çok yapılması önem taşıyor. Uzmanlar, haftalık egzersiz süresi yerine düzenli fiziksel aktivitenin varlığının esas olduğunu belirtiyor. Ayrıca egzersizin grup halinde yapılması, bireysel yapılan aktivitelere göre daha fazla fayda sağlıyor.
Doç. Dr. Çorum, egzersiz yapmaya karşı isteksizlik duyan bireyler için de uyarıda bulunarak, "Eğer egzersiz yapmayı sevmiyorsanız kendinizi zorlayarak egzersiz yapmayın." ifadesini kullanıyor.