Geçtiğimiz günlerde, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü "Doğal sit alanlarının hangilerinin daha öncelikli olarak korunacağına karar vereceklerini, ama korunması gerekmeyen alanların çıkmasına da şaşırmamak gerektiğini çünkü daha önce doğal sit alanlarını belirleyen kişilerin bu işin uzmanı olmadıklarını belirtti.
Türkiye’nin Kanayan Yarası
Türkiye`de 11 bin 377 adet taşınmaz SİT alanı ilan edilmiş durumda. Bu taşınmazların ise sadece 1266 adeti Doğal Sit Alanı olarak belirlenmiş durumda.
Mülkiyet hakkı ihlaline sebebiyet veren ve taşınmaz sahibinin taşınmazından faydalanmasına engel olan hukuki el atmalara örnek olarak; SİT alanlarını, yol, okul alanlarını, yeşil alanları, taşınmaz sahibinin faydalanmasının engellendiği ve kamulaştırılmayan yerleri sayabiliriz.
Bu gibi, imar engelli taşınmaz sahiplerinin bir çoğu 20-30 senedir mağdur durumda olup, tapulu ve vergisini ödedikleri taşınmazlarından hiçbir şekilde faydalanamamaktadırlar.
Hukuki Yol Açıldı
İdarelerin, özel mülke hukuki el atarak taşınmaz sahibinin kullanımını engellemesi, imar izni vermemesi veya kamulaştırma veya takas yapmayarak arsa sahibini uzun yıllar mağdur etmesine karşılık taşınmaz sahibi, bu taşınmazın bedelini artık dava yolu ile talep edebilmektedir.
Boğaziçi Öngörüm, 1. Derece Arkeolojik SİT Alanı sınırları içinde kalan veya İmar planları sonucu, arsa sahibinin arsasından "Faydalanamaması" sonucu oluşan mağduriyeti, Kamulaştırmasız El Atma Davasına konu yaparak "Taşınmaz Bedelinin" tazmini artık mümkündür.
Doğal Sit Alanları Neden Yeniden Belirleniyor?
Taşınmaz sahibinin mağduriyetini giderici bu hukuki yol, İdareleri, Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü’nü olduğu gibi daha dikkatli olmaya mecbur kıldı. Yani Türkiye’nin birçok yerinde İdarelere karşı açmış bulunduğumuz davalar, idarelere taşınmaz sahiplerini mağdur etmemesi konusunda baskı yapmakta ve mağduriyeti önleyici tedbirler almaya sevk etmekte. Bu sebeple, idareler, kullanımını gelişigüzel engelledikleri, kısıtladıkları taşınmazları tekrar gözden geçirmek durumundalar, çünkü keyfi uygulamalara karşı artık bedel tazmini yolu bulunmaktadır.
Kötü niyetli Kimselere Dikkat!
Bu aşamada gayrimenkul yatırımcısının çok dikkatli olması gerekmekte çünkü bazı kötü niyetli kişiler “doğal sit alanı özel çevre koruma bölgesi kalkacakmış” diyerek kullanımı yasaklanmış arazileri fahiş bedellerle satmaya teşebbüs etmekte hâlbuki gerek doğal sitler gerekse de özel çevre koruma bölgeleri için alınan karar ve planlar aynen geçerli olup doğal sit alanlarında izinsiz müdahale hâlihazırda yasaktır. Bugüne kadar ilan edilmiş 1266 adet doğal sit alanının statüsü aynen devam etmektedir.