Türkiye Vodafone Vakfı tarafından hayata geçirilen Düşler Akademisi, 21 Mart Dünya Down Sendromlular Günü’nde, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi’yi ağırladı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından farklı engel gruplarından bireylerin istihdamına yönelik olarak yürütülen “Ulaşımda, İletişimde, Hayatın İçerisinde Ben de Varım” projesi kapsamında, Düşler Akademisi’nde istihdam edilen down sendromlu gençlerle biraraya gelen Bakan Binali Yıldırım ve Aylin Çiftçi, gençlerle birlikte Düşler Mutfağı’na girip kurabiye yaptı, ritm atölyesinde ritm tuttu.
Türkiye Vodafone Vakfı’nın Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Kalkınma Bakanlığı ve Alternatif Yaşam Derneği (AYDER) işbirliğiyle 2008 yılında hayata geçirdiği Düşler Akademisi Projesi, bugüne kadar 2.000’den fazla engelli bireyi topluma kazandırarak, bir hayali gerçeğe dönüştürdü. Engelli bireylerin sanat yoluyla sosyal ve ekonomik hayata katılmalarını hedefleyen Düşler Akademisi, alternatif, yaratıcı ve üretken ruhların önündeki engelleri kaldırarak, "öncü" bir sosyal girişimcilik modeli sunuyor. “Ben de Varım” projesi kapsamında halen Düşler Muftağı’nda down sendromlu gençler istihdam ediliyor. Ayrıca, Düşler Akademisi alt projeleri olan müzik grubu Social Inclusion Band ve tiyatro grubu Düşler Kumpanyası’nda aktif görev alan gençler, sanatçı kaşesi ile kazanç sağlayarak meslek sahibi oldular. Halen Düşler Akademisi’nde 30’a yakın engelli genç istihdam ediliyor.
Binali Yıldırım: “Düşler Akademisi, en büyük hizmetin insana yapılan hizmet olduğunu hatırlatıyor”
Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım, sözlerine bugün 40. ölüm yıldönümü olan büyük ozan Aşık Veysel’e atıfta bulunarak başladı. Yıldırım, şunları söyledi: “Bugün 21 Mart birçok yönden önemli bir gün. 2011 yılında Birleşmiş Milletler, 21 Mart’ı Dünya Down Sendromlular Günü olarak kabul etmiş. Çünkü down sendromluların 21. Kromozomları 3 taneymiş. Olaya başka bir açıdan bakacak olursak, aslında onların fazlası bizim eksiğimiz var. Bugün aynı zamanda değerli ozan Aşık Veysel’in ölümünün 40. yıldönümü. Aşık Veysel eserinde ‘dostlar beni hatırlasın’ diyor. Bu esasında bugünün anlamını da ifade ediyor. Hiçbirimiz böbürlenmeyelim. Bugün bu haldeyiz ama yarın ne halde olacağımızı bilemeyiz. Sosyal sorumluluğumuzun, yaşlı, engelli, kimsesiz vatandaşların ihtiyaç duyduğu yardımların farkında olmamız gerekiyor. Bugün artık herşeyi devletten bekleme anlayışı ortadan kalktı. Gördüğünüz gibi, kamu, Türkiye Vodafone Vakfı, AYDER birleşerek, bu anlamlı işbirliğine imza attılar. Bu kadar önemli işler yapıyoruz, yollar, köprüler, havaalanları açıyoruz ancak tüm bu çalışmalar, insani yanımızı ortaya çıkartan bu projeler kadar beni heyecanlandırmıyor. Herkesin ‘Ben de varım’ diyerek elini taşın altına sokması lazım. Şimdi hepsinin düşleri var. Düşleri gerçeğe dönüştürmek yolunda katkı sağlamak, hayatta en önemli şeylerden biri. Türkiye Vodafone Vakfı ve AYDER tarafından gerçekleştirilen bu etkinliğe katılmaktan dolayı çok mutluyum. Bu etkinlikler, en büyük hizmetin insana yapılan hizmet olduğunu bize hatırlatıyor. Onlar böyle güzel bir iş yapmış. Biz de elbette gelip destek vereceğiz.”
Serpil Timuray: “Düşler Akademisi ile engelli bireyleri topluma ve ekonomiye kazandırıyoruz”
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray ise şöyle konuştu: “İyilik için mobil teknoloji vizyonumuz doğrultusunda, öncü teknolojileri ülkemizin hizmetine sunarak insanları birbirine bağlarken; sosyal ve ekonomik hayata eşit katılım sağlayamayan bireyleri de topluma kazandırıyoruz. Nüfusumuzun yüzde 12’sini oluşturan ve sosyal yaşamda en temel haklarından faydalanamayan engelli bireyler, bizim için önemli bir odak noktasını oluşturuyor. Mobil iletişim teknolojilerini ve bu alandaki bilgi birikimimizi engelli bireylerin hizmetine sunduk. Düşler Akademisi’nde ise, sanat gibi güçlü bir aracı kullanarak, engelli bireylerimizin öncelikle kendi potansiyellerinin farkına varmalarını sağladık. Ardından onları topluma ve ekonomiye kazandırdık. Bugün, Düşler Akademisi’nden mezun olan gençlerimiz, başarı hikâyeleriyle engelliler için başka bir hayatın mümkün olabileceğini gösterdi. Bakanlığımızın ‘Ben de Varım’ projesi kapsamında Düşler Akademisi’nde down sendromlu gençlerimizi istihdam ediyoruz. Projemizin önemine inanan ve desteklerini esirgemeyen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım’a, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Özürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Aylin Çiftçi’ye; proje ortaklarımız UNDP, Kalkınma Bakanlığı ve AYDER’e teşekkürlerimi sunuyorum.”
AYDER Başkanı Ercan Tutal ise, Düşler Akademisi’nin Türkiye’de engelsiz yaşam çözümleri üreten tamemen gönüllülük sistemine göre kurulmuş bir proje olduğunu, bugün akademik bir kuruma dönüştüğünü söyledi. Burada eğitim alan gençlerin istihdam edilerek hayata katıldığını vurgulayan Tutal, “Aileler artık ‘bu çocuklar ne yapacak’ diye düşünmüyor. Hayatın her noktasında varlar, gelir elde ediyorlar. Düşler Akademisi’nin, Türkiye’nin vitrininde olan öncü bir modele dönüşmesinden gurur duyuyoruz” dedi.
Etkinlikte down sendromlu Deniz Bıyıkoğlu’nun (27) annesi Emine Bıyıkoğlu da, Düşler Akademisi’nin hayatlarında önemli bir yer tuttuğunu belirterek, şunları söyledi: “Deniz, ilköğretim okulunun alt özel sınıfına gitti. Ardından meslek eğitim merkezine devam etti. Eskiden kara kara okulu bitirince ne yapacağımızı düşünüyorduk. Şimdi evde oturmaya vakti yok. Düşler Akademisi’nde resim, dans ve el işlerinde çok başarılı oldu. Son olarak da Düşler Mutfağı hayatımıza girdi. Profesyonel hayata adım attı. Artık Deniz’i kurslar tatmin etmiyor, para kazanmak istiyordu. Bunu başardı.”
Hayallerin ötesine geçen başarı hikayesi
Düşler Akademisi projesi kapsamındaki çalışmaların etkisi ve verimliliği, hazırlanan “Sosyal Etki Raporu” ile ortaya konuldu. Rapora göre, yoğun çalışmalar sonucu, hayallerin ötesine geçen bir başarı hikayesine imza atıldı. Raporda öne çıkan değerlendirmeler şöyle:
Projenin ilk 3 yılında (2009, 2010, 2011) 23 farklı branşta 103 atölye gerçekleştirildi, 1.051 kişi atölyelerden faydalandı.
Atölye değerlendirme sonuçlarına göre, hem eğitim ve eğitmenler hem de planlama açısından öğrencilerin %87,5’i olumlu geri bildirim verdi.
Öğrenci anketlerinde “bu projeyle yaşamımda olumlu yönde birçok değişim oldu” sorusuna %90 oranında “evet” yanıtı alındı.
Eğitmenlerin, gençlerin derse ilgileri (%90,75) ve gelişme potansiyelleri (%88,75) konusundaki memnuniyetlerinin yüksek olduğu görüldü.
2008-2011 yılları arasında toplam 740 gönüllü başvurusu alındı. Üniversite, lise ve vatandaşlık programları çerçevesinde 73 engelli birey ile aynı sayıda gönüllü eşleşmesi yapıldı.
Social Inclusion Band, kurulduğundan bu yana 35 konsere imza attı.
“Düşler Kumpanyası” 4 oyun sergiledi.
Proje performansına yönelik paydaş geri bildirimlerimde öğrenci ailelerinin %91,5’i projenin engelli ve dezavantajlı bireylere karşı önyargıyı kırmada destek olduğunu düşünüyor.
Atölye eğitimlerinin sağladığı maddi değer yaklaşık 1.479.483 TL olarak gerçekleşti.
